ABD ziyaretiyle ilgili toplumsal medya hesabından paylaşımlar yapan CHP başkanı Kılıçdaroğlu, “Bu topraklarda bugün, Atatürk sonrası birinci ve ikinci yüzyılın iki farklı Türkiye’sini konuşmaya başlamamız lazım. Zira bu iki tablo ortasında seçim yapacağımız çok kritik bir eşikteyiz” dedi.
CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, toplumsal medya hesabından ABD ziyaretiyle ilgili paylaşımlarda bulundu. İletilerinde sansür maddesine da reaksiyon gösteren Kılıçdaroğlu, şunları belirtti:
* “ABD’nin kıymetli bilim merkezlerini kapsayan bir vizyon programını yeni tamamladım. Bu ziyaretleri eleştirenler var, ‘sansür yasası oylanırken neden gittiniz’ diyenler var. Tenkitler ve eleştirenler her vakit başımın üstünde oldu. Lakin bu oylamalar öncesinde düşündüm taşındım…
“ATATÜRK SONRASI BİRİNCİ VE İKİNCİ YÜZYILIN İKİ FARKLI TÜRKİYE’SİNİ KONUŞMAYA BAŞLAMAMIZ LAZIM”
* Ya her zamanki üzere Meclis’e gidip gayret edecektik lakin saray elindeki sayısal çoğunlukla maddeyi geçirecekti. Yani gençlere yeni bir şey söylemeden bu süreç tamamlanacaktı. Ya da gençlerin, yeni bir Türkiye’nin mümkün olduğunu görmelerini sağlayacaktım. Ben bu yolu seçtim.
* Bu topraklarda bugün, Atatürk sonrası birinci ve ikinci yüzyılın iki farklı Türkiye’sini konuşmaya başlamamız lazım. Zira bu iki tablo ortasında seçim yapacağımız çok kritik bir eşikteyiz. Birincisinde sansür, yasaklar, zorbalıklar var. İkincisinde ise ümit, bilim, gelecek var.
* Birincisinde sansür, yasaklar, zorbalıklar var. İkincisinde ise ümit var, bilim var, gelecek var. Birincisinde Silivri var, mahpus var. İkincisinde özgürlükler var, müzik var, kültür var, sanat var.
* Birincisinde 5’li çeteler, varlıkçılar, ihaleciler, dolandırıcılar, pudracılar, aile gökdelenleri var. İkincisinde dinamik, teknolojik yeni bir Türkiye var.
“KASIM AYINI BEKLEYİN”
* Birincisinde fıtratla kandırıp 1000 araçlık konvoylarla, müdafaa ordularıyla Saray’a dönmek var. İkincisinde akıl var, bilim var, önlem var, cana değer vermek var.
* Birincisinin sonuna geldik, ikincisi doğuyor. Ben ülkemizi bu çukurdan çıkartacak kendi bilim insanlarımızla büyük koalisyonumuzu gençlere göstermek istedim. Bu bilim insanları, teşebbüsçüler, insan hakları aktivistleri, yatırımcılar Türkiye’yi darboğazdan çekip almaya hazırlar.
* Yeniden tekrar ediyorum. Kasım ayını bekleyin. Bay Kemal’i bekleyin…”
“TÜRKİYE BUDUR”
Kemal Kılıçdaroğlu, bugün TBMM’de partisinin küme toplantısında gündeme ait değerlendirmelerde bulundu. Kılıçdaroğlu, kelam konusu konuşmasını toplumsal medya hesabından “Türkiye budur” notuyla paylaştı.
2 FOTOĞRAF GÖSTERDİ
CHP önderi Kılıçdaroğlu, ABD seyahatine de atıfta bulunduğu konuşmasında iki fotoğraf göstermişti. Bilim insanlarıyla bir ortada olduğu fotoğrafı ve AKP’li milletvekillerinin meclisteki ‘sansür hatırası’ fotoğrafını yan yana gösteren Kılıçdaroğlu, “Bir tarafta özgürlük var, bir tarafta yasaklar ve sansür var” tabirlerini kullanmıştı.
AKP’li vekillerin fotoğrafını “Bununla bizim hiçbir işimiz yok” diyerek bırakan Kılıçdaroğlu, bilim insanlarının fotoğrafını göstererek ise “Biz buyuz. Türkiye budur. 21. yüzyılın Türkiye’si. Herkesin onur duyacağı bir Türkiye olacak” demişti.
“BU DA TÜRKİYE GERÇEĞİ…”
Kılıçdaroğlu, konuşmasının ilgili kısmında şu sözleri kullanmıştı:
* “İki fotoğraf da Türkiye’ye ilişkin. Bir fotoğrafta ben varım. Dünyanın en kıymetli bilim insanları ile beraberim… Bir de şu tarafa bakın. Bu da Türkiye gerçeği. İkisinin ortasındaki fark nedir? Siyahla beyaz kadar bir fark vardır. Burada özgürlük var. Burada yasaklar ve sansür var. Burada beşli çeteler var. Beşli çeteleri koruyanlar var. Hırsızlık yapanları soruşturulmaması ile ilgili çıkan kanuna el kaldıranlar var.
* Burada ise Türkiye’nin geleceğini inşa etmek için çalışanlar var. Burada pudracılar, aklını saraya kiraya verenler var; burada özgürce düşünenler var. Eğitim, kültür var, sanat var. Bununla bizim bir işimiz yok. Biz buyuz. Türkiye budur. Ve biz bunu yapacağız. 21’inci yüzyılın Türkiye’si, herkesin onur duyacağı bir Türkiye olacak.
* Biz boşuna İkinci Yüzyıla Davet Beyannamesi yayınlamadık. Attığımız her adımın bir hesabı vardır. Beklesin bütün vatandaşlarım ve bizi eleştirenler. Her vaadimizi santim santim nasıl yerine getireceğimizi…”